8 Kasım 2013 Cuma

Üniversitede Oyun Çılgınlığı


      Peki ders dışında ne yapabilirsiniz onlardan bahsedelim. Aslında pek bahsedecek bir şey yok, yapacağınız şey oyun oynamak. Çok çeşitli ve belki de daha önce hiç karşılaşmadığınız oyunlarla karşılaşacak, sonrasında bu oyunların uzmanı olacaksınız. Tabii bu biraz erkekler için böyle olur, kızlar oyunlardan çok alışverişe kafayı takarlar. O mağaza senin, bu mağaza benim dolaşırlar. Özellikle taş ve kağıt oyunları kızları pek sarmaz. Fakat erkeklerin çoğunun alışveriş gibi bir merakları olmadığı, olsa da öyle saatlerce mağaza mağaza gezmeyecekleri için boş vakitlerini oyunlarla geçirirler. Bu oyunlar bazen bir iş yaptırmak için de oynanır. Bulaşık, yemek yapma, ekmek alma gibi işler için oyuna oturmuş halde bulabilirsiniz kendinizi. Eğer gerçekten şanssızsanız, bir şeyine oynamamanızı öneririm.

   Önce tavlayla başlayalım. Tavla da kız erkek ayrımı yoktur, herkesin ucundan da olsa tavlayı bilmesi elzemdir. Çünkü tavla ilk adımdır, ilk konuşmadır, karşındakini test edeceğin ilk yerlerden biridir. İyi bir tavla oyuncusu, karşısındakinin tavla oynayışından bile nasıl bir insan olduğunu az çok anlayabilir. Tabii karşısındaki de tavla oynamayı profesyonel anlamda biliyorsa. Pek inandırıcı gelmedi heralde, şöyle anlatayım o zaman. Tavlayı oynadığınız kişinin risk almayı seven biri mi yoksa garantici mi, hızlı düşünüp çabuk karar veren mi yoksa her hamlesini sonuna kadar hesaplayan biri mi olduğunu oynayışından anlayabilirsiniz. Neyse bunlar tavlada profesyonel oyuncular için geçerli olan incelikler, size daha var sanırım. Fakat tavla vakit öldürmeye bire birdir, hele hele diğer oyunlar gibi 4 kişi olmak zorunda olmadığın bir oyun olması tavlayı daha kullanışlı kılar.

   Şimdi gelelim taş ve kağıt oyunlarına. Taş oyunlarıyla başlayalım, bu taş oyunlarından kastım okey, 101 gibi oyunlardır. Hemen hemen hepiniz okeyi ya oynamış ya da oynanırken şahit olmuşsunuzdur. Okey bir başlangıç oyunudur, çok basit olduğundan üniversite öğrencisine pek hitap etmez. O yüzden okeyi öğrenip hemen level atlamanız gerekebilir. İşte bu level 101'dir. Bu oyun okeyden çok daha karmaşık ve zevkli bir oyundur. Temeli okeye benzer ve okeyi bilen herkes bu oyunu da çok rahat öğrenebilir. Bunun yanında çok daha farklı taş oyunları mevcuttur fakat onların yeri genellikle kahvelerdir. O yüzden burada anlatmaya pek gerek yok.

   Kağıt oyunları çok daha kapsamlıdır. Burada kağıttan kastım iskambildir, 52'de denebilir. Piştiyle başlar, pokere kadar gider. Arada çok çeşitli oyunlar mevcuttur. Pişti, pis yedili, papaz kaçtı gibi oyunlar kolay ve erkekler arasında çok tercih edilmeyen, genellikle erkekli kızlı ortamlar da oynanan oyunlardır. Burada kızlar neden hep kolay oyunlar oynuyorlar da zor oyunları oynayamıyorlarmış, diye saçma sapan feministlik yapacak olanlar için belirteyim. Bu iskambil oyunları genellikle kahve oyunları olduğundan, kızlarında bu oyunlara çok fazla bir ilgisinin bulunmayacağını düşündüğümden ve genellikle de benim düşündüğüm gibi olduğu için bu tür basit oyunları bu tarz ortamlara yakıştırdım. Yoksa benim çatır çatır batak oynadığım ve kaybettiğim kızlarda olmuştur yani. Hazır batak demişken anlatalım, öğrencilerin ve öğrenci evlerinin vazgeçilmezi, olmazsa olmazıdır. Batak oynamayı profesyonelce öğrenmek çokça zamanınızı alır. Sadece kuralları öğrenerek, tamam ya çözdüm zannedersiniz. Masaya oturunca neye uğradığınızı şaşırırsınız. Zor, meşakkatli ama tam olarak öğrenildiğinde nadir birkaç oyuna değişilecek bir oyundur. Öyle güzel vakit öldürür ki, tam bir boş adam işidir. Birde bunun bir üst versiyonu vardır, king. İçinde batağı da barındırır ama batağa nazaran biraz daha şans oyunudur. Hemen şunu belirteyim, evet bunlar birer şans oyunlarıdır ama tamamen şansla kazanılmaz. Bazen bu oyunları öyle bilenlerle karşılaşırsınız ki, kesin batar bu elle dediğiniz adam neredeyse çizecek duruma getirir eli. O yüzden sadece şans değildir bu işler. Kingden sonra iş biraz daha kumara dayanır. Blackjack, poker işin içine girer, aman bu işlere bulaşmayın, çünkü içinden çıkılmaz bir halde bulabilirsiniz kendinizi. Hazır konu kumardan açılmışken iddaa konusuna da girmek istiyorum hafiften. Öğrenciyken illa ki paraya ihtiyacınız olacak arkadaşlar. Yani para lazım olmasa da isteyeceksiniz, kim istemez ki parayı. Bu sebepten ötürü sakın kendinizi kumar batağının içine düşürmeyin. Oynayacaksanız da zevkine oynayın arkadaşlar. Sakın bir ihtiyacınızı gidermek için ve ya zor da kaldığınız da, acil paraya ihtiyacınız olduğunda iddaa oynamayın, kumara bulaşmayın. Elinizde ki paradan da olmayın.

   Tabii bunların yanında tabu, monopoly ya da çeşitli genel kültür oyunları gibi oyunlar da mevcuttur. Daha masumane oyunlardır, kızlı erkekli ortamlar için tavsiye edilir. Sade erkekler için ise tavsiye etmesek de oynayacağınız konsol oyunları mevcuttur. Bu tarz oyunlarla zaten lisede tanışmış olacağınızı varsayarak üzerinde çok fazla durmayacağım.


   Bu oyunların ne olduğunu az çok anlattık. Birçoğuyla da üniversite yıllarınızda tanışacaksınız fakat benim belirtmek istediğim başka bir husus var. Sevgili arkadaşlar, bu yıllar sizin bir daha arayıp da bulamayacağınız yıllar. Bana inanın bir daha hayatınızın hiçbir evresinde bu kadar boş zamanınız olmayacak. İşte bu yüzden sizden ricam, bir hobi edinmenizdir arkadaşlar. Bir müzik aleti çalmak olabilir, özel bir sporla uğraşmak olabilir ama öyle futbolla falan değil, futbolla zaten istemesek de uğraşıyoruz. Ne ile uğraşacağınızın pek önemi yok yeter ki size faydalı olacak bir şey olsun. Özel olarak bir şeyle ilgilenin ve o şeyi de iyi yapmaya çalışın. Hatta arkadaşlar hayatınız boyunca ne iş yapıyorsanız onu en iyi şekilde yapmaya çalışın. Çünkü günümüzde herkes her işi az çok yapıyor, siz farkınızı ortaya koyun ve adınızdan bahsettirin. Bu hobi meselesini benim için bir kez düşünün ama lütfen sırf sizi düşündüğüm için söylüyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder