3 Kasım 2013 Pazar

Öğrenci Evi-4



   Bir öğrenci evi çoğu zaman dağınık, girenin çıkanın belli olmadığı, vurdumduymazlığın had safhada olduğu yerlerdir ama öğrenci evi de olsa bir evde huzur eksikse o evde yaşamak cehennem gibidir. Aynı evde yaşadığınız ev arkadaşlarınızla aranız açıldığı zaman o evde yaşamak çekilmez bir hal alır. Hele hele ortak kullanım alanlarını ayırdığınız zaman, herkes kendi bulaşığını yıkamaya, kendi yemeğini yapmaya başladığı, buzdolabına konan yemeklerin üzerine kendi isimlerinizi yazmaya başladığınız bir evde yaşamanın ne keyfi olabilir ki arkadaşlar. İşte bu yüzden ev arkadaşlığı zordur, ufak bir kavgada küsmemek gerekir. Hani evliler için derler ya kavga etseniz de yatağa küs girmeyin diye, tabii siz yatağa değil de eve küs girmeyin. Ev arkadaşınızla kavga mı ettiniz, olabilir çok normal, hiçbir sıkıntı yok bunda. Aradan belli bir zaman geçtikten sonra hala küsseniz işte o zaman sıkıntı başlar. Bu tür durumlar da başka bir arkadaşınızla bir konu açın, katılmasını bekleyin, olmuyorsa kendinize kahve yapmaya giderken ona da sorun isteyip istemediğini. Zaten o saatten sonra taş olsa da biraz yumuşar. Burada önemli bir noktayı atladık. Bu küslükte siz haksız olduğunuzu anladıysanız, ya da gerçekten haklı olan bir taraf yoksa bunları yapın. Haklı olduğunuz bir durum da sakın yüzünüzü düşürüp de gidip özür falan dilemeye kalkmayın, sonra önünü alamazsınız valla size yapılan haksızlıkların. Fakat her ne olursa olsun arkadaşlar, huzuru olan bir öğrenci evinin keyfi de başka hiçbir şeye değişilmez gerçekten. Arkadaş grubunuzla yiyip içebiliyor, gülüp eğlenebiliyorsanız o ev bir tanedir, candır.

   Arkadaşlar ev de huzuru bozan en önemli durumlardan bir tanesi de ev arkadaşlarınızın sayısıdır. Bu konuyu daha öncede anlatmıştım ama bir kez daha değinmeden geçemeyeceğim. Eğer dört ve ya dörtten fazla kişiyle kalıyorsanız o evde sorun çıkmama ihtimali çok azdır arkadaşlar. Tabii bir evde iki kişi kalınca da üç kişi kalınca da sıkıntı çıkabilir, insan karakteriyle alakalı bir durumdur bu, belli olmaz fakat sayı artınca bu son da kaçınılmaz. O yüzden bu konuya çok dikkat edin siz.


   Evde huzuru bozan en önemli etmenlerden biri de maddi sıkıntılardır arkadaşlar. Eve üç kişi çıkarsınız ama bir arkadaşınızın maddi durumu sonradan bozulabilir. Ben bu durumu çift taraflı yaşamış biri olarak şunu söyleyebilirim. Bu arkadaşınızı elinizden geldiğince idare edin arkadaşlar. Ha tabii eve para vermiyorken gidip cafeler de geziyorsa, kıyafete para saçıyorsa o zamanda kenara çekip konuşmasını bilin. Siz evin derdiyle uğraşırken diğer ev arkadaşlarınız paraları sağa sola saçmasın. Ev işleri en nihayetinde hepinizin borcudur. Borçlarınızı bitirin kalan parayla gezin tozun. Bir de arkadaşlar size ufak tavsiye, sakın kiraya çıktığınız evin sahibiyle siz muhattap olmayın. Çünkü kira geciktiğinde ya da evle ilgili bir durum olduğunda ilk sizi arayacak ev sahibi ve bir süre sonra bundan çok sıkılacaksınız bana inanın. Neredeyse kaldığım bütün öğrenci evlerinde ev sahibiyle ben muhattap olduğum için, ev sahibi nasıl idare edilir, nasıl atlatılır, kirayı tamamlayabilmek için nasıl süre kazanılır bunları çok iyi bilirim ama son zamanlarda telefon çaldığında ve ekranda ev sahibi yazdığında benim bile içim sıkılıyordu. Size bir de faturalar konusunda tavsiye vereyim. Kiradan sonra yatırmanız gereken ilk borcunuz faturalar olsun arkadaşlar. Eskiden elektrik ve su idareleri devletin elindeyken üç, dört ayda yatırmasanız elektriğiniz, suyunuz kesilmezdi. Fakat şimdi bunlar özelleştirildiği için bir faturayı yatırmadığınız zaman önce ihbarname geliyor, beş gün sonra da kesilme işlemi gerçekleşiyor ve sizin bu işlemden kesinti yapıldıktan sonra haberiniz oluyor. Yani dur abi kesme şimdi yatırıp geliyorum deme şansınız yok, gözünüzün yaşına bakmazlar. Bu kesilme işleminin sakıncalarını anlatayım. Kesildikten sonra açılma işlemi saatlerce sürebilir, ertesi güne de sarkabilir. Açtırmaya gittiğiniz faturanın üstüne açma kapama parası da eklenir. Yani hep masraf, hep masraf.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder