Şimdi full otomatik anne konforundan
uzaklaşmanın bedelini nasıl ödeyeceğinizi anlatayım. Kaçınız hayatınız da
çamaşır, bulaşık yıkadı, temizlik, ütü yaptı bilmiyorum. Fakat bundan sonra bu
işler sizin ellerinizden öper arkadaşlar. Ha bir de yemek yapma meselesi var
tabii. Genelde erkek öğrenci evlerinde bunların yapılması ya bekletilir ya da
kimin yapacağına karar vermek için oyun oynanır. Kızlar bu konularda daha derli
toplu oldukları için bu konularda çok fazla sıkıntı çıkmayabilir. Yemek
yapmaktan başlayacağım ama öncelikle şunu unutmayın, öğrenci evlerinde genelde
önce bulaşık yıkanır, sonra yemek yapılır. Çünkü yemeği yedikten sonra kimseyi
o bulaşığın başına kaldıramazsın ve o bulaşık en iyi ihtimalle ertesi güne
kalır.
Arkadaşlar öncelikle yemeği kimin yapacağını
belirlemek gerekir. Eğer yemek yapmasını bilen biri varsa aranızda hiç boşuna
uğraşmayın, o arkadaşınız yemeği yapsın sizde bulaşıkları yıkayın. Çünkü siz
yemek yapmasını bilmediğiniz için öğrenene kadar o yemeklerden zerre tat
alamazsınız. Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp. Yemek yapmayı bilen
birinden, o yaparken yanında durdukça öğrenirsiniz ve sonra siz denemeye
başlarsınız. Aslında o kadarda zor bir şey değildir, az çok yenebilecek bir
şeyler yapmak. Geneliniz yemek yapmayı bilmediğiniz için ise klasik şeyler
yapacaksınız. Bildiğiniz en klasik öğrenci yemeğini getirin aklınıza, tabii ki
makarna. Makarnanın yapımı çok basittir arkadaşlar. Bir tencereye, tencerenin
4'te 3'ü kadar su boşaltın, içine de bir paket makarnayı boşaltın, tuzunu o
suyun içine atmayı unutmadan ocağın üstüne koyun. Su kaynayana kadar bekleyin,
kaynamaya başlayınca iki dakika daha bekleyin ve tencereyi ocağın üstünden
alın. Sonra tencerede ki makarnayı süzgeçin içine boşaltın. Suyu iyice süzün,
süzgeçte ki makarnayı şöyle üstünkörü şekilde bir soğuk sudan geçirin. Bu arada
o boş tencereye biraz yağ koyun, göz kararı olsun ama tabii tencerenin yarısına
kadar yağ boşaltmayın. Yarım çay bardağı yeterli olur. Eğer salçalı yapmak
istiyorsanız, Yağı koyduktan 10-15 saniye sonra da 1-1,5 yemek kaşığı salçayı
tencerenin içine atın, üzerine de yarım çay bardağı su dökün. O böyle hafif
yoğun bir şekilde olur bir iki dakika sonra. Salçalı yapmak istemiyorsanız,
anlattığım salçalı kısmı unutun sadece tencereye döktüğünüz yağın ısınmasını
bekleyin ve sonra süzgeçte ki makarnayı tencerenin içine boşaltın. O makarnayı
tencerede iyice karıştırdıktan sonra, ocağın altını kapatmayı unutmayın. 4-5
kişilik makarnamız servise hazırdır, koyun tabağa yemeye başlayın. Şimdi size
makarnayla ilgili ufak bilgiler vereceğim, yaparken bunlara dikkat edin.
Makarnayı sıcak suyla ve kısık ateşte pişirmeyin, tencereye soğuk suyu dökmeden
önce birkaç damla sıvıyağ damlatın, makarna dibine yapışmasın. Tuzunu suyla
birlikte koyun ki, tuzu eriyip de makarnaya karışsın. Gördüğünüz gibi basit bir
makarna yaparken bile ne kadar ayrıntı çıkabiliyor. Aslında yapılan ev
yemeklerinin % 80'i aynı mantıkla yapılır, makarnanın yapımı bu % 80'lik kısma
girmez, ama yemeğe gerçekten tadını veren bu küçük ayrıntılardır işte.
Bir başka klasik öğrenci yemeğine geçelim,
patatesli yumurta ve menemen. Arkadaşlar patatesli yumurta yapmak menemenden
daha basittir. Patatesli yumurta da önce patatesler soyulur, sonra küp küp
doğranır ve kızarması için kızgın yağın içine atılır. Atarken dikkat edin
elinizi yakmayın. Patatesler kızarmaya başlarken onları o tavadan alın, daha
önce hazırladığınız diğer tavaya boşaltın. Tavadan tavaya geçiş yaparken ikinci
tavada da biraz yağ birikecektir, ister o yağla idare edin isterseniz üzerinize
çok az daha ilave edin ve yaklaşık bir dakika sonra patateslerin üzerine
yumurtaları kırın. Yumurta piştiği zaman tavayı alıp arkadaşlarınızın önüne koyabilirsiniz,
ha tuzunu koymayı unutmayın.
Menemen yapımına geçmeden önce şunu
özellikle vurgulamak istiyorum, not alın ya da altını çizin. Bir öğrenci evinde
yokluğu en fazla hissedilecek üç şey makarna, patates ve yumurtadır arkadaşlar.
Bu malzemeler tükenmişse tehlike çanları çalmaya başlamış demektir. Menemene
dönelim, menemende kullandığımız malzemeler fazla olduğu için bunların pişme
sürelerini iyi bilmek gerekir. Mesela en geç soğan pişer, sonra biber, en son
da domates, o yüzden tavada ki yağımız kızarmaya başladığımız zaman önce
soyduğumuz ve doğradığımız soğanları tavaya boşaltıyoruz. Soğanlarımız
pembeleşmeye başladığı zaman doğradığımız biberleri tavaya atıyoruz, dikkat
edin yanmaması önemli. Domates erken pişer arkadaşlar o yüzden bekleyin soğan
ve biberler iyice ölsün. Sonrasında doğradığınız domatesleri tavaya boşaltabilirsiniz.
Domatesi soyarsanız daha iyi olur kabuğu ağzınıza gelmez ama bu sizin için
lükse kaçabilir tabii. Birde bu tuz olayını ben hep unuturum, gördüğünüz gibi
anlatırken bile unutuyorum aman siz unutmayın. En son domatesleriniz de ölmeye
başlayınca yumurtayı kırabilirsiniz arkadaşlar, aslında kıracağınız
yumurtaların hepsini önce bir kaseye kırsanız, orda tuzlasanız ve sonra iyice
çırptıktan sonra tavaya dökseniz daha lezzetli olur. Yumurtayı kırdıktan sonra
pişmesini bekleyin ve menemen servise hazırdır. Sevdiğiniz baharat varsa
atabilirsiniz, bir yemeğin lezzeti baharattadır, ama doğru baharattadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder